DEM Parti heyeti, 28 Aralık 2024 tarihinde İmralı Adası’nda terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından, son bir haftada Türkiye’deki siyasi partilerle kapsamlı bir görüşme trafiği yürütüldü.
Görüşmelerin ilk durağı, 2 Ocak 2025 tarihinde TBMM’de gerçekleştirildi. Yaklaşık 50 dakika süren toplantıda, DEM Parti İmralı heyeti, Öcalan ile yapılan görüşmenin detaylarını paylaştı ve çözüm sürecine dair önerilerini sundu. Toplantı sonrasında DEM Parti heyeti, “Sayın Meclis Başkanını yaptığımız görüşme hakkında bilgilendirdik” dedi.
MHP İLE DE GÖRÜŞÜLDÜ
Aynı gün, MHP ile de bir araya gelindi. Hatta Devlet Bahçeli İmralı heyetini kapıda karşıladı. Görüşmede, çözüm sürecine dair atılacak adımlar masaya yatırıldı. DEM Parti heyeti, çözüm sürecine katkı sunmaya hazır olduklarını belirtti.
5 Ocak 2025 tarihinde, AKP’li yetkililerle görüşme gerçekleştirildi. Görüşme sonrasında çözüm sürecinin önündeki engellerin nasıl aşılacağına dair açıklamalarda bulunuldu. Yetkililer, “Af gibi bir konu gündemimizde yok” dedi. Aynı gün, Saadet Partisi ile de görüşmeler yapıldı. Görüşmede, çözüm sürecinin toplumsal barış için önemine vurgu yapıldı.
CHP DE İMRALI HEYETİYLE GÖRÜŞTÜ
CHP DE İMRALI HEYETİYLE GÖRÜŞTÜ6 Ocak 2025 tarihinde, Gelecek Partisi yetkilileriyle yapılan görüşmede, çözüm sürecinin ulusal bir mesele olduğu ve tüm siyasi partilerin katkı sunması gerektiği ifade edildi. 7 Ocak 2025 tarihinde Cumhuriyet Halk Partisi yetkilileriyle bir araya gelindi. Görüşmede, çözüm sürecinin barış ve huzur için kritik önemde olduğu belirtilerek, “Herkesin katkısı çok değerli” denildi.
DEMİRTAŞLA GÖRÜŞME YARIN
Bunun yanı sıra, DEM Parti’nin planladığı önemli bir görüşme de Selahattin Demirtaş ile yapılacak. Parti yetkilileri, Demirtaş ile yarın cezaevinde görüşme gerçekleştirmeyi planladıklarını açıkladı. DEM Parti heyeti, bu görüşme ile çözüm sürecinin daha da derinleşmesini ve siyasi çözüme ulaşılmasını hedefliyor.
DEM Parti’nin İmralı ziyaretinin ardından başlattığı bu görüşme trafiği, çözüm sürecine dair umutları artırırken, siyasi partiler arasında diyalog ve iş birliğinin güçlendirilmesi adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
