TÜİK’in mayıs ayı enflasyon rakamlarını açıklamasından sonra Ekonomist Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu önemli değerlendirmelerde bulundu. Prof. Dr. Kozanoğlu, “Ekonomi yönetiminin sinsi bir planı seziliyor. Enflasyonda şimdilik ‘en kötü geride kalsa da’ bizi yüksek fiyat artışları halk için hayat pahalılığı derinleşen yoksulluk bekliyor” ifadelerini kullandı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mayıs ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. TÜİK verilerine göre, Mayıs 2024 Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yıllık yüzde 75,45, aylık yüzde 3,37 arttı. TÜFE’deki değişim 2024 yılı mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 3,37, bir önceki yılın Aralık ayına göre yüzde 22,72, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 75,45 ve on iki aylık ortalamalara göre yüzde 62,51 olarak gerçekleşti. Enflasyon nisan ayında yıllık bazda yüzde 69,80, aylık bazda yüzde 3,18 olarak kaydedilmişti. TÜİK verilerine göre yıllık enflasyonda mayıs ayında 18 ayın zirvesi görüldü.
ENFLASYON YÜZDE 19 CİVARINDA OLACAK
Açıklanan verileri detaylı bir şekilde yorumlayan Altınbaş Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi, Ekonomist Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu konuyla ilgili detaylı değerlendirmelerde bulundu ve gelecek dönemle ilgili beklentilerini aktardı. Prof. Dr. Kozanoğlu’nun açıklanan rakamlar üzerine yaptığı değerlendirme şu şekilde oldu:
“Tüketici fiyatları mayıs ayında %3,37 artışla %75, 45’e yükseldi. Bu Kasım 2022’den bu yana en yüksek yıllık artışa işaret ediyor. Bilindiği gibi Merkez Bankası’nın 2024 yıl sonu enflasyon tahmini % 38. Yılın ilk 5 ayının fiyat artışları % 22,72’yi bulduğuna göre bu hedefin tutması için aylık enflasyonun %1, 7 ile sınırlı kalması gerekiyor. Yılın geri kalan 7 ayında %2,0’lik aylık enflasyon bizi %41, %3’lük aylık enflasyon bizi %51’lik yılsonu rakamlarına götürecek.
DEVLETE FAİZ YÜKÜ GELECEK
“Şöyle bir hesaplama ile; yılın ilk 5 ayında enflasyon %22,72 çıktığına göre 2024 %38, 2025 %14 enflasyon hedefi birlikte düşünüldüğünde bizi önümüzdeki 12 ay %19 civarında bir enflasyon bekliyor demektir. Bu durumda yıllık devlet tahvillerinin %42’lik faiz oranı hazineye çok yüksek bir faiz yükü getirir. Zaten Mehmet Şimşek’in sürekli yinelediği TL’deki değer kaybının enflasyonun altında kalacağı vaadi ile bu olgular birleşince, bu cazip fırsatı kaçırmak istemeyen “sıcak para” oluk oluk akıyor. Ancak bu ekonomiye gelecek yıllarda çok yüksek bir reel faiz ödeme faturası çıkacaktır.”
DERİNLEŞEN YOKSULLUK GELİYOR
“Mehmet Şimşek’in ve Merkez Bankası yetkililerinin dilinde sürekli baz etkisiyle enflasyonun düşeceği var. Gerçekten de 2023’ün temmuz %9,49 ağustos %9.09 oranlarının aradan çekilmesiyle manşet enflasyonda bir gerileme görülecek. Burada ekonomi yönetiminin sinsi bir planı seziliyor. Şöyle ki elektrik doğalgaz zamlarını olası KDV ÖTV artışlarını yılın ikinci yarısını erteliyorlar. Birincisi Böylece Temmuz enflasyonu Görece yüksek gerçekleşse bile yıllık enflasyon gerileyecek belki de daha önemlisi kamu çalışanlarının ve emeklilerin maaş artışları ilk 6 ayın enflasyonuna göre belirleneceği için Görece düşük bir zamdan sonra İnsanlar bir anda yüksek Faturalarla karşılaşacaklar ayrıca döviz kurlarının yatay seyri Enflasyonun Bu kanaldan beslenmesini önledi ileriki aylarda döviz kurundaki olası bir sıçrama enflasyona da yukarı yönlü bir basınç yapacak. Enflasyonda Şimdilik en kötü geride kalsa da bizi yüksek fiyat artışları halk için hayat pahalılığı derinleşen yoksulluk bekliyor.”