Buyrun Zihni Sinir sorusuna: Balıklar ağlar mı? Suyun içinde gözyaşı dökerler mi? Cevabı peşinen verelim: Balıklar ağlamaz… Tamam ağlamaz da neden? İşte bu ‘bilimsel’ soruya bilimsel cevabı biyolog Steve Webster verdi:
‘AĞLAMAK, BÜYÜK BEYİNLİ MEMELİLERİN İŞİ’
“Balıklar esner, öksürür ve hatta geğirir. Ancak ağlamazlar. Çünkü ağlamak, büyük beyinli memelilerin verdiği duygusal bir tepkidir.”
“Ağlamak için öz farkındalık, yaşanmış olaylara tepki göstermek, gelecekte yaşanacak olaylarla ilgili fikir sahibi olmak ve daha birçok bilişsel davranışla bağlı yaşamak gerekiyor.”
“Bizi balıklardan ayıran en büyük özelliğimiz beynimizdeki serebral kortekse sahip olmamız… Bu nedenle balıklar ağlayamaz. Ayrıca gözleri su içinde olduğu için gözyaşı da üretemezler.”
BALIKLAR ESNER Mİ?
Steve Webster’ın Live Science’a verdiği cevabın ardından Monster Fish Keepers’a dönüyoruz. Özellikle akvaryum balıkçılığı konusundaki makaleleriyle bilinen sitede “Balıklar esner mi?” sorusuna şu yanıt veriliyor:
“Balıklar, dişiyi etkilemek ya da bölgesini belirlemek için esner. Eğer ki balığınız nedensiz şekilde esniyorsa, insanların esnediği nedenden dolayı esniyordur: Yani CO2 eksikliğindendir! O yüzden akvaryumun suyunu yenileyin…”
SEREBRAL KORTEKS NEDİR?
Vikipedi: “Serebral korteks, gri madde olarak da adlandırılan, beyinde bulunan bir örtüdür. Beynin diğer kısımlarının çoğunun beyaz renkte olmasını sağlayan yalıtımın kortekste (ince doku katmanı) bulunmamasından dolayı rengi gridir. Korteks serebrum ve Cerebellum’un dış kısımlarını örter ve kalınlığı 1,5-5,0 mm arasında değişir. Korteks’in serebrum’u örten kısımı serebral korteks olarak adlandırılmaktadır.
Serebral korteks sağ ve sol yarım küre olmak üzere iki yapısal kısıma ayrılmaktadır. Ağırlık bakımından beyinin 3’te 2’sini teşkil etmekte ve beyinin neredeyse tüm yapılarının üzerini örtmektedir. İnsan beyninin en gelişmiş kısımıdır. Düşünme, algı ve dil gibi işlevlerden sorumludur.
Yapısal olarak 4 ana lobdan (frontal, temporal, oksipital ve parietal) ve insular lobdan oluşmaktadır. Çalışmalar, beyinin gelişiminin arkadan öne doğru olduğunu, diğer bir ifadeyle önce arka kısımların sonrasında da önkısımların gelişimini tamamladığını göstermektedir.”