Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin yargılamalar devam ediyor.
İstanbul Valiliği’ni işgale teşebbüs eden askerlerin yargılandığı davada eski yarbay tutuklu sanık Recep Karaçam, son savunmasını, 15 Temmuz’da Valilik binası girişinde yaşananlara ilişkin görüntüleri mahkeme heyetine izleterek yaptı.
Karaçam, o dönem İstanbul İl Emniyet Müdür Yardımcısı Cengiz Demircan’ın tanık olarak hakkında verdiği ifadelerin asılsız olduğunu, Demircan’la ilk temas eden subayın kendisi olmadığını söyledi.
Sanık Karaçam, “Bile bile yalan söylüyor demiyorum ama sanık Nizamettin Aydın’la beni karıştırdığını düşünüyorum.” dedi. Karaçam’ın avukatları da müvekkillerinin beraatini ve tahliyesini istedi. Son sözü sorulan sanık Karaçam, “Ben ne FETÖ’cüyüm, ne darbeciyim. Bunun aksinde alacağınız herhangi bir karar ismimin lekelenmesine sebep olacaktır. Beraatimi talep ediyorum.” diye konuştu.
Söz verilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Milli Savunma Bakanlığının avukatları ise sanığın cezalandırılmasını talep etti.
YARDIMDAN CEZA VERİLDİ, TAKDİRİ İNDİRİM UYGULANMADI
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Recep Karaçam’a “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs”, “Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya teşebbüs” ve “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs veya görevini yapmaya engellemeye teşebbüs” suçlarından hakkında dava açılmışsa da eylemin “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçunu oluşturduğunu, diğer suçların bu suç içinde eriyeceğini belirtti.
Mahkeme, sanık Karaçam’a önce “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verdi.
Ancak sanığın, Yargıtay’da cezası onanan asli fail konumundaki sanıkların eylemlerine yardımda bulunarak suçun icrasını kolaylaştırdığı gerekçesiyle cezayı 18 yıl hapis cezasına indirdi.
Sanığın tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, yargılama sürecindeki tutum ve davranışları, sabit olan eylemleri işleme biçimleri dikkate alınarak takdiri indirim yapmadı.