Kahramanmaraş merkezli depremlerin vurduğu Diyarbakır’da 1’i boş, 7 bina yıkıldı. Bağlar ilçesi Mevlana Halit Mahallesi Tesisler Kavşağı’nda ilk depremde yıkılan 11 katlı Serin-2 Apartmanı’nda 77 kişi hayatını kaybetti, 29 kişi de yaralandı.
Tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan binanın müteahhidi H.B. ile statik projesinin müellifi C.U., betonarme projeye onay veren N.Ç. ve hakkında yakalama kararı bulunan binanın fenni mesulü E.B. hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı Deprem Soruşturma Bürosu’nca yürütülen soruşturma tamamlandı.
Savcılık hazırladığı iddianamede 4 sanık hakkında “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olma’ suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis cezası istedi. İddianame Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi.
‘BİNA GİRİŞİ BELEDİYE ARŞİVİNDEKİ PROJEDEN FARKLI YAPILMIŞ’
Hazırlanan iddianamede yer alan bilirkişi raporunda, binanın 1998 tarihli yapı ruhsatına göre ‘Afet Bölgelerinde Yapılacak Yapılar’ hakkındaki yönetmeliğe tabi olduğu belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
-Belediye arşiv dosyasında binaya ait 1998 tarihli yapı ruhsatı ekinde mimari ve statik betonarme projeleri bulunuyor.
-Bina girişi belediye arşiv dosyasında yer alan projelerden farklı olarak yapılmış. Yönetmeliğe göre binanın yapıldığı ilçe ikinci derece deprem bölgesinde yer aldığından beton sınıfının en az C20/25 (BS20) olması gerekirken bina statik projesinin beton sınıfı C16/20 (BS16) seçilerek yapılmıştır. 1998 tarihli betonarme proje dikkate alındığında beton karot numunelerinin projedeki beton sınıfını sağlamadığı tespit edilmiştir.
-Bina yapımı sırasında betonarme imalatları TS500 ve 1997 Deprem Yönetmeliğindeki konstrüktif koşullara uygun olarak yapılmamıştır.
-Binanın statik hesabında, deprem yükü ve düzensizlik kontrol hesaplarının bulunmaması, beton sınıfının deprem yönetmeliğine uygun olarak seçilmemesi, göreli kat ötelemesinin sınırlandırılması kontrolünün ve kolon-kiriş birleşim bölgesi kesme hesabının bulunmaması ve diğer deprem yönetmeliği kontrollerinin hesap raporunda yer almaması nedeniyle statik proje müellifinin ve statik-betonarme projeye onay veren mercilerin, bina temel üstü vizesi alınmadığı halde inşaata devam edilmesine müsaade edilmesi ve binanın yapı kullanım izin belgesi düzenlenmeden iskana açılması nedeni ile ilgili belediye ve varsa diğer kurum yetkililerinin sorumlu olduğu anlaşılmıştır.
İddianamede müteahhit H.B.’nin bina yapımına elverişsiz malzemeler kullanarak, insanların ikametlerine tahsis etmesi, şüpheli C.U.’nun eksik ve hatalı statik projenin müellifi olması, şüpheli N.Ç.’nin eksik ve hatalı statik projeye onay vermiş olması, şüpheli E.B.’nin de binanın fenni mesulü olması nedeniyle her ne kadar bu sonucun gerçekleşmesini istememiş olsalar da sonucu öngörmüş olmalarına rağmen eylemlerini gerçekleştirdiklerinin anlaşıldığı belirtilerek, ‘bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olma’ suçundan ayrı ayrı 22 yıl 6’şar ay hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
İddianamede, ayrıca haklarında işlem yapılan 9 şüpheli ve bina altında şubesi bulunan bankanın ise kusurlarının bulunmadığının tespit edildiği kaydedilerek, haklarında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği belirtildi.